Browsing Category

Makaleler

Misafirlerimizden gelen makale ve şiirleri okumak için buraya tıklayınız.

zaman gazetesi cumaertesi eki
Makaleler,

Yeni nesil bu harfleri kullanmıyor

İnternet ya da telefon yazışmalarında sadece sesli harfler atılırdı, artık birçok sessiz harf de kullanılmıyor ya da birinin yerine diğeri tercih ediliyor. Bir de kısaltılan cümleler var ki, anlayana aşk olsun. Mesela ‘oss.’ ÖSS sınavıyla bir ilgisi olduğunu aklınızdan bile geçirmeyin.

Bir de kısaltılan cümleler var ki, anlayana aşk olsun. Mesela ‘oss.’ ÖSS sınavıyla bir ilgisi olduğunu aklınızdan bile geçirmeyin.
“Efet, diil, olum, nese, gitmio”… Belki de birçoğunuz bu kelimelerden pek bir şey anlamadınız. Ama tasalanmayın! Sizde herhangi bir anlama bozukluğu ya da gariplik yok. Türkçe hâlâ bildiğiniz gibi. Garip olanı, maalesef yeni nesil yapıyor. Türkçemizin 29 harfini kullanmak yerine bazılarını kullanmamayı ya da birinin yerine diğerini tercih ediyorlar.

Örneğin, güzide harfimiz “v”nin yerini “f” alıyor, ‘evet’ bir anda ne olduğu belirsiz bir şeye dönüşüyor, ‘efet’ yazılıyor. Sadece Türkçe harflerde değil, değişimin yabancı harfler kullanılarak da yapıldığı oluyor. Mesela “v” yerine “w”nin kullanılması gibi. En yaygın kullanımı da “valla” Bu kelime çoğunlukla “walla” şeklinde yazılıyor. “Z” harfi de yerini “s”ye bırakmış; gidiyos, yiyos, içiyos…

Bazı harfler de tamamen atılıyor. “Ğ” ve “y” gibi. İnternette gezinirken gözünüze çarpan gördüüm, deersiz, seviorum gibi anlam veremediğiniz kelimeler aslında gördüğüm, değersiz, seviyorum kelimelerinin internet diline uyarlanmış hali. Benzer şekilde “r” harfi de pek fazla kullanılmayan harflerden biri; “bissürü, bi film”… Kısacası eskiden internette ya da telefon mesajlarında daha hızlı yazma telaşıyla sesli harfleri atan internet gençliği artık sessiz harfleri de kendilerine uyarlamış durumda. Sonuç aşikâr; anlaşılamayan, garip kelimeler, cümleler ve yozlaşmaya terk edilen bir Türkçe! Peki, insanlar neden bu türden arayışlar içine giriyor?

Bu, tamamen bir tarz oluşturma çabası

Konuşan Türkçe kitabının yazarı Türkolog Hümeyra Tekalan Toman’a göre ne dilimizde ne de kültürümüzde olan bu yazışma dili gençleri olumsuz etkiliyor. Bu durumun zaman içerisinde dilin yozlaşmasına kadar gideceği noktasındaki tedirginliklerini de belirtmeden geçemiyor. Ona göre yeni neslin bu tavrının sebebi zamanı daha hızlı kullanma ve özellikle de kendilerini kanıtlama ihtiyacı. Toman, öğrencileri arasındaki gözlemlerini şöyle anlatıyor: “Biri ‘nbr’ diye soruyor ki ne haber, nasılsın bile değil, diğeri ‘ii senden nbr’ diyor. Bizim bir “y” harfimiz var, çok zor bir şey değil bir tuşa da basıvermek ama yazmıyorlar. Bu tür yazışmalar iyice çoğaldı. Gençler, kendilerini ifade edecek şeyler arıyor. Bu, tamamen bir tarz oluşturma çabası.” Gençler arasındaki internet ya da telefon dili, yazılı kâğıtlarına da yansıyormuş. Hümeyra Hanım, bu sebeple yazılı kâğıtlarını değerlendirirken yazım ve imla kurallarına özellikle dikkat ettiğini söylüyor: “Çok derme çatma yazılar çıkıyor karşıma. Bu, normal yazı karakterlerini değiştirerek kendisini ifade etmeye çalışma yöntemlerine kadar gidiyor.” diyor.

‘oss’ de ne demek?

Her ne kadar atılan kelimelerden bahsetsek de tümden kısaltılan cümlelerin sayısı da az değil. Örneğin son zamanlarda gençlerin kullandığı en yaygın kısaltma “oss”. Toman, uzun süre bununla neyin kastedildiğini anlamaya çalıştığını söylüyor. Tabii biz de anlam veremediğimiz için merakla soruyoruz. Meğer bu kısaltma “o senin sorunun” anlamına geliyormuş. Kısaltılan birkaç kelime:

Kib: Kendine iyi bak, As: Aleyküm selam, Hg: Hoş geldin, Aeo ya da aeol: Allah’a emanet ol, Ss: Seni seviyorum, 1 şey: Bir şey, Nbr: Ne haber, Aro: Allah razı olsun.

Zaman Gazetesi Cumaertesi eki

Makaleler,

İl İl Türkülerimiz – Amasya

Türkiye Radyo-Televizyon Kurumu (TRT), ‘Ulus Müzik’ işbirliği ve T.C. Amasya Valiliğinin katkılarıyla ”TRT Arşiv Serisi – İl İl Türkülerimiz” adlı seri kapsamında ”Amasya” çalışmasını müzikseverlerin beğenisine sundu. TRT Kurumu böylece, türkülerimizin aslını koruyarak, geleneksel icra tarzından uzaklaşmadan ve otantik çalma-söyleme özelliklerini bozmadan gelecek nesillere aktarılmasını sağlamaya devam ediyor. Ankara, İstanbul ve İzmir Radyolarının ses ve saz sanatçılarının ortak bir çalışması olan ”İl İl Türkülerimiz” adlı albüm serisi kapsamında, daha önce de ”Hatay”, ”Rize” ve ”Kastamonu” gibi çalışmalar yayınlandı. Toplam 16 parçadan oluşan ”İl İl Türkülerimiz – Amasya” albümü TRT Müzik Marketi’nin yanı sıra tüm seçkin müzik marketlerinde bulunabilir. Albüm hakkında detaylı bilgi edinmek için buraya tıklayınız.

CD’de yer alan türküler
01) Pencerede Perde Ben ( Koro )
02) Sabahtan Uğradım Pir Divanına ( Solo : Süleyman Yıldız )
03) Bu Gün Benim Efkanım Var Zarım Var ( Solo : Çimen İlter )
04) Tek Kapıdan Çıktım Yüzüm Peçeli ( Solo : Adile Kurt Karatepe )
05) Kilo Kilo Elmalar / Amasya’ nın Gençleri ( Solo : Seyit Al )
06) Bana Cevreyleyip Geyip Dokunma ( Solo :Aysun Gültekin )
07) Felek Şad Olacak Günün Görmedim ( Solo : Arif Meşhur )
08) Evlerine Vardım Kapı Sürgülü ( Koro )
09) Karşıdadır Evleri ( Solo : Ali İbicek )
10) Bulguru Kaynatırlar / Kenan’ ım ( Solo : Yaşar Topçu )
11) Eşimden Ayrıldım Yamandır Halim ( Solo : Tülin Berbergil )
12) Gökyüzünde Bölük Bölük Durnalar ( Solo : Hüsamettin Subaşı )
13) Eylen Sana Bir Nasihat Edeyim ( Solo : Elvan Sevim )
14) Kız Pınar Başında Testi Doldur ( Solo : Celal Bakar )
15) Halay Çekin Düzülsün ( Koro )
16) Merzifon Karşılaması ( Bağlama Topluluğu / Ensturumantal )

Makaleler,

Tetro Mamalo – Bayar Şahin

Artvin’in Maçaheli köyünde, kulağında Gürcü ezgileriyle doğan Bayar Şahin’in “Tetro Mamalo” isimli albümü Gürcistan’da yaklaşık üç ay önce çıktı. Bu albüm, Bayar Şahin’in Gürcüstan’daki ikinci albümü olmakla beraber sanatçının şimdiye kadar yaptığı albüm çalışmalarının da altıncısını oluşturuyor. 21 yıldır müzisyenlik yapan Bayar Şahin’in yeni albümü, şimdiye kadar yaptığı albüm çalışmalarının altıncısını oluşturuyor. “Tetro Mamalo” albümünde, Bayar Şahin’in “Nalia” isimli bir önceki albümünün repertuarından seçilen sekiz şarkının yanı sıra, sanatçının daha önce albümlerinde seslendirmediği altı yeni şarkı yer alıyor. Yeni albümde böylece toplam on dört şarkı bulunuyor. Albümde, Türkçe, Gürcüce, Lazca, Megrelce ve Abhazca olmak üzere beş dilde şarkılar yer alıyor. Albümde özellikle sözlerini Fahrettin Çiloğlu’nun yazdığı “Ho Ra Ginda”, Bayar Şahin’in ifadesiyle yüz otuz yıllık bir tarihin mirası olan “Jujunela” ve 2008 yılında klibi çekilen “Tetro Mamalo” isimli şarkılar dikkat çekiyor.

Makaleler,

Kitap tanıtımı: ”yedincişehir”

yedincişehir / Özkan Yalçın

2008_01_07_yedincisehir01.jpg

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın, sırasıyla; Ankara, Erzurum, Konya, Bursa ve İstanbul’u anlattığı Türk Edebiyatının klasiklerinden kabul edilen “Beş Şehir” adlı eserinden sonra, Beşir Ayvazoğlu bu esere gönderme yaparak “Altıncı Şehir” adını vermişti Sivas’ı anlattığı kitabına. Ve bizler bu şahane eserleri okurken, tıpkı insanlar gibi şehirlerin de bir ruhu olduğunu, o ruhu duyumsamak gerektiğini idrak ettik. Kimi cömert şehirlerin, kimi dingin, kimi kırık bir ezgi misali, kimi yorgun savaşlardan, kimi masal timsali…

Özkan Yalçın’ın Amasya’yı anlattığı “Yedinci Şehir” adlı eseri, her ne kadar yazarı, “bu kitap ilk altı şehre eklenen bir yedinci halka değil” diye belirterek tevazu göstermiş olsa da dili, üslûbu ve içeriğiyle hiç de geride kalır bir eser değil ne Beş Şehir’den ne Altıncı Şehir’den.

Gariptir ki; yedinci şehri yazmak bir Amasyalıya değil, Amasya’da on yıl görev yapan bir Altıncı Şehirliye, Sivas’ta doğup büyümüş Özkan Yalçın’a nasip olmuş.

Dört bin yılı aşan bir ömre sahip Amasya’nın anlatıldığı Yedinci Şehir’de, suyla zamanın taşla mekânın katıştığı bir rüyada hissediyor insan kendini. Kimler yok ki, neler yok ki bu rüyanın içerisinde? Dünyanın ilk coğrafya bilimcisi Strabon’dan tutun da Osmanlı şehzadeleri Yavuz’a, Bayazıt’a; Kral Kaya Mezarlarından Çakallar’ın gül bahçelerine; Timur’un cihanı zapt u rapt altına aldığı yıllardan şehrin milli mücadeleye ev sahipliği yaptığı yıllara; Ferhat ile Şirin’in taşlara yazılı yazgılarından dizelerin arasından kıvrım kıvrım akan Yeşilırmak’a; semaverin zikrinden madenüs ifadesindeki müzikal derinliğe varıncaya kadar şehrin ruhunu hissedeceğiniz, onu hakkıyla tanıtacak hemen her şey.

Özkan Yalçın kimdir?
1949 yılında Gürün’de doğdu. Bursa Eğitim Enstitüsü Türkçe bölümünü bitirdikten sonra Batman, Sivas, Konya ve Amasya’da değişik türdeki pek çok okulda öğretmen ve idareci olarak görev yaptı.Türk Edebiyatı Vakfı tarafından Mehmet Akif’in 50. ölüm yılı dolayısıyla açılan “şiir tahlili” yarışmasında “Uzun Boylu Hayal” isimli eseriyle; Çevreden Sorumlu Devlet Bakanlığı ile Türk Edebiyatı Vakfı tarafından açılan “çevre röportajı” yarışmasında “Kuş Köprü’den Kuş Masalı” adlı eserleriyle; Millî Eğitim Bakanlığınca Yunus Emre Sevgi Yılı dolayısıyla açılan “şiir” yarışmasında “Yunus Çağrısı” isimli şiiriyle “birincilik” ödüllerine lâyık görüldü.Hikâye, anı gibi türlerde de ödülleri bulunan yazar, Amasya’da ikâmet etmekte olup, şiir, roman ve Amasya tarihi üzerine çalışmalar yapmaktadır.

yedincişehir / Özkan Yalçın
Ötüken Neşriyat
İstanbul 2001

Temin Adresi: www.kitapyurdu.com

Kitap tanıtımını kaleme alan Seyit Ömer Onat’a teşekkür ederiz.