Browsing Category

Görüntülü Haberler

Görüntülü haberlerimize buradan ulaşabilirsiniz.

Görüntülü Haberler,

Yeşil de sana çok yakışıyor…

Bahar mevsiminin tadına doyum olmuyor. Dereden bembeyaz akan su, ağaç dallarını süsleyen pembeli, beyazlı, morlu çiçekler… Hepsi bizim köye çok yakışıyor. Ancak tüm bunlar anlatmakla değil, yaşamakla daha tatlı, daha güzel oluyor.
 

NOT: İzleyeceğiniz video klipte, her şeyi görecekseniz, ayrıca ağaca asılmış bir taş da göreceksiniz. Bu taş, dalların açık olarak büyümesi için asılmış. Bilginize…

[MEDIA=16]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Tatlıpınarlıların görkemli gecesi…

2008 Tatlıpınarlılar Gecesi

Almanya’daki Tatlıpınarlılar Derneği’nin her yıl geleneksel olarak düzenlediği Şenliğin sekizincisi bu yıl, 23 Mart 2008 tarihinde, Frankfurt bölgesinde bulunan Gelnhausen-Haitz beldesinde düzenlendi. Geceye Hamburg, Osnabrück, Lemgo, Gelsenkirchen, Kamen, Köln, Aschaffenburg, Karlsruhe, Heidelberg, Alsfeld ve Münih kentlerinin yanı sıra Avusturya’dan da yüksek düzeyde katılım gerçekleşti.

Geceyle ilgili haberin devamını okumak ve video görüntüleri ile resimleri izlemek için lütfen buraya tıklayınız…

Görüntülü Haberler,

Köy hizmetleri köye geç geldi

karkuremearaci.jpg karkuremearaciiii.jpg karkuremearaciiiii.jpg
Köy hizmetlerine ait kar küreme (grayder) aracı akşam saat 20:00’de geldi ve köy yolunu ulaşıma açtı. Ancak kar yağışı şiddetli olarak yağmaya devam edince, yolun açılması da pek fayda etmedi. Sabaha karşı kar kalınlığı tekrar aynı seviyeye ulaştı. Kar yağışı ise halen devam ediyor. Bu arada kar yağışı sebebiyle okullar 2 gün tatil edildi. Gelişmeleri, haberin adresi, Taner’in Köşesi’nden takip edebilirsiniz…

[MEDIA=15]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Öğretmenden tatil avı

 2008_02_06_bilal_senturk_domuz_03.jpg 2008_02_06_bilal_senturk_domuz_02.jpg

Yurdumuzdaki okulların yarıyıl tatili nedeniyle köyde bulunan Bilal Şentürk ve yanındakiler, dere boyu gezerlerken karşılarına çıkan domuzu iyi avladılar. Köyün deresinde bulunan büyük köprünün yanında Bilal Şentürk, Fatih Onat ve oğlu Vahap Onat gezerlerken aniden önlerine çıkan domuzu üç atışta dereye düşürmeyi başarmışlar. Domuza ateş açtıkları sırada domuz şaşırmış olmalı ki, onlar ateş açtıkça domuz da üzerlerine gelmiş. Domuza ilk olarak Fatih Onat ateş etmiş, ancak sonunu Bilal Şentürk getirmiş; domuzu vuranlar hanesine böylece Bilal Şentürk yazılmıştır. Sizde aşağıda Vahap’ın çekimi videoyu izleyin de, domuzun komik duruma düştüğü halini izleyin…

[MEDIA=14]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Izgara değil, kapama…

ates.jpg kapamacilar.jpg

Bu hafta ki av serüvenimizde ilginç bir yemek yaptık. ”Tavuk Kapama”…
Önce dört kişiydik: Kadir abi(Aydoğan), Zafer abi, Ömer ve ben. Dördümüz pazar saat 10:00 gibi köyden çıktık Dilmiyan’a, oradan Goze’ye, oradan da Kiremitlik’e. Amacımız gezmekti her zamanki gibi, ancak av da bunun içindeydi, ama ikinci planda. Kiremitlik’teki evde yanımızda götürdüğümüz semaver ve ekibi için önce ateş yaktık, Zafer abi de ”Tavuk Kapama” yapacağını söylüyordu. Biz de bakalım nasıl yapar diye beklemeye başladık. Tabii hep Zafer abiyi beklemedik, bizde yardımcı olduk.

İşte Zafer Şentürk usülü ”Tavuk Kapama”nın tarifi
Önce ateşi yakın. Eğer yerler karlı ise, etrafınızda bulduğunuz toprağı bir el arabasına doldurun. Daha sonra toprağı eşerek, içine taş döşeyin ve taşın arasına ağaç dalından yaptığınız sivri çubuğu yerleştirin. Çubuğa tavuğu bağlayın ve sonrasında tavuğun üzerine ”Knorr” marka pane harcı ekleyin. Daha sonra tavuğun üzerini tenekeyle kapatın. Tenekenin hava almaması için, yanlarını yine toprakla kapatın. Daha önce yaktığınız ateşten odun parçalarını tenekenin üstüne, yanına ve yöresine doldurun, böylece tenekenin üzerinde bir ateş daha yakabilirsiniz. Normal şartlarda en fazla 40 dakika beklemeniz gerekiyor. Daha fazla beklediğiniz durumda tavuk eti yanmış olabilir. Afiyet olsun…

Bu arada dört kişi ile başlayan av serüvenimiz, sekiz kişi ile sonuçlandı. Köyden gelen Ali ile Ahmet Atamtürk, Ömer Erdem ve Ahmet Maden’in katılımlarıyla güzel bir ‘tavuk keyfi’ yaptık. İzleyin isterseniz…

[MEDIA=13]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Avcı Remzi’den müthiş av…

Ünlü avcılarımızdan Remzi Erkoç, Pazar günü yaptığı avı çok iyi değerlendirdi ve Boladan köyünün yukarısında domuz vurdu. Remzi Erkoç, köye getirdiği avını gören herkesten tam not aldı. Bence de bu av tam not almalıydı, çünkü belki de yılın avıydı. Domuz epey yaşlıydı ve çok da büyüktü. Herkes domuzun devasa büyüklüğünü görünce avı ben vurdum diye ava sahip çıkmak isteselerde, Remzi Erkoç zaten avcılığını konuşturmuştu. Daha kimse kimseyi inandıramazdı.

Tabii bu avı gören herkesin dilinden düşürmediği ‘Remzi büyük domuz vurmuş’ sözlerininin konuşulduğu sıralarda, avcı Hacı’da daha fazla duramadı ve hemen aynı günün gecesinde o da bir domuz vurdu. Ancak Hacı dayı domuzu gece vurması nedeniyle kendisinden görüntü alamadık.

Yine de biz sizi konuşuruz…

Not: Video akşam çekildiğinden ve ışık da olmadığından, biraz karanlık çekim oldu, kusura bakmayın…

[MEDIA=12]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Avcılardan çifte Bayram…

Avcılarımız bayramın üçüncü gününü iki domuz vurarak Bayramda Bayram etmenin tadını çıkardı. Ahmet Mutlu ve Cengiz Maden, Paşakaya’daki avlarında başarılı bir av çıkardı. Vurdukları domuzlardan birini köy meydanına getirerek, gövde gösterisinde bulunan avcılar, hayli heyecanlı ve mutluydular. Durumu saniye saniye Taner’in Köşesi kamerasına aktaran Mevlüt Erkoç ise, avı kendi vurmasa da heyecanını gizleyemiyordu. Daha sonra Remzi Erkoç’da, domuzun vurulmasında önemli rol oynayan av köpeklerini ödüllendirmek için domuzu arabasına bağlayıp sürükleyerek eve götürdü.

 avcilar_12_2007_01.jpg avcilar_12_2007_02.jpg avcilar_12_2007_03.jpg

Avcılarımıza bir kez daha ”helal olsun” diyoruz. Bundan sonra yapacakları avlarda da başarılı olmalarını diliyoruz. Öte yandan bizde aynı gece Muradoğlu’ların eski ev yerlerinde (Muradoğlebis erdvebi) üç domuzu kaçırdık. Demek ki avı avcıya bırakmak gerekiyormuş. Video da Bahadır ve Ömer’in taklitlerinden sakının…

[MEDIA=11]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Tatlıpınar köyünde Kurban Bayramı

2007 yılının son dini bayramını da idrak etmiş bulunuyoruz. Ama bu bayram, diğer bayramlardan farklı olarak, biraz daha buruk geçti diyebiliriz. Çünkü son yıllarda gurbetçilerin bayramı köyde geçirmeye rağbet etmemesi bu bayramda tavan yaptı. Şaka bir kenara, köy nüfusu zaten az olmasıyla birlikte, dışarıdan da bir kaç ailenin dışında gelen olmayınca bayramda, diğer günlerden farkı olmadı…

bayram_duasi_03.jpg bayram_duasi_02.jpg bayram_duasi_01.jpg

Video 1. Bölüm

Video 2. Bölüm

Görüntülü Haberler, Haberler,

Av Ekibinin ilk Av Macerası

Pazar günü (09.12.2007) tam teçhizat Charxivake’de toplanan ve sabah kahvaltısında bir araya gelen ekip, mükellef bir sabah kahvaltısı yaptı. Ekibimize o gün Yetiş’te katıldı. Kahvaltıda ise iki misafirimiz vardı, Osman Aydoğan (köyün bakkalı) ve İstanbul’dan sabah köye ve bizimde orada olduğumuzu duyup köyde durmadan yanımıza gelen Hakkı’nın torunu, Hacı’nın oğlu Ahmet Mutlu. Ancak bu iki misafir kahvaltıdan sonra bizden ayrıldı. Çünkü Osman’ı ekmekçi çağırdı, Ahmet abiyide babası.

Ekip kahvaltıdan hemen sonra çaylarıda içince hiç zaman kaybetmeden Kale mevkiinden, Seyvnebi’ye doğru ilk sürek avını gerçekleştirdi. Yağbatan’da sürek sürüldü. Ancak malesef domuz dahil hiçbir hayvana rastlanmadı. Tabii bu durum ekibin şevkini ve azmini kırmadı. Alınan bir kararla, Yağbatan’da domuz vurulana kadar her hafta sürek avı yapılacak. Ta ki domuz vurulana dek…

Tabii domuz falan vuramayan, daha doğrusu bulamayan ekip, yine başladı dağlarda boş boş gezinmeye. Ne yapalım, ne edelim derken, önce Seyvnebi’den Başdere’ye inildi. Burada tüfek talimi yapıldı, yani mermi bitirene kadar tüfek atıldı dağlara taşlara. Mermi atıldı atılmasına da, bir türlü bitmedi çünkü o kadar çoktu ki mermi, armalar, cepler; tam bir cephane gibiydi. Sanki anafartalarda savaş yapılacaktı. Mermiler atıldıktan sonra tekrar başladık gezmeye. Başdere’den indik Kale Mağara’sına. Burada mağarayı gezdik dolaştık derken, vakitte geçiyordu, akşam yemeğini yemek için Sarıkaya üzerinden İbicek’e geçtik. Burada soğuk suyun başında hamsi partisi verdik. Bizi köyden gören Ahmet Atamtürk, yani babamda yanımıza geldi, hoş geldi sefa geldi (hoş geldi demezdim de, elinde bir poşet erzak vardı, aç karnına böyle demiş bulundum). Tabii burada hamsiler yendi, çaylar içildi ve doğal olarak hava da karardı haliyle. Saatler 17:45’i gösterirken her şeyimizi topladık ve indik yine Sarıkaya üzerinden köye (bu sefer hemen inmeliydik köye, çünkü Trabzonspor’un maçına 1 saat 15 dakika vardı).

[MEDIA=6]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Av sezonu açılışında yapılan keşif gezisi, maceraya dönüştü

02.12.2007 Pazar günü keşif gezisi için bir araya gelen yol bilmez, iz bulamaz kişilerden oluşan ekip, yeteri kadar yiyecek, tüfek ve teçhizat (semaver dahil) alıp, sabah 07:00 sularında yola çıktı.
Kiremitlik’te kahvaltı molası verildi (takriben iki saat süren kahvaltıda beÅŸ kiÅŸi, yedi buçuk ekmek yedi ve iki semaver devirdi). Akabinde Kale güzergahına (burada yorulan ekip uyku molası verdi) takiben Seyvnebi’ye geçildi. Buralarda domuz sürülerinin izlerine rastlandı, bunun üzerine YaÄŸbatan mevkii ekibin sürekçi başısı Bahri tarafından sürüldü. Ancak sürek ters sürülmesi ve avcıların yanlış yerde baÄŸlak yapmaları nedeniyle av baÅŸarısızlıkla sonuçlandı.
Buradan moralleri bozulan ekip, verdi kendini balta girmemiÅŸ ormana. Ha babam de babam bu hızla Yukarı Geçit (Dzeda Gasaxtomi-Chaxchaxis Dziri)’e kadar çıktı. Ancak geçit yeri bulunamadı. Çok zor ve zahmetli bir dereye iniÅŸ, dere boyu tırmanış ve karşıya geçiÅŸten sonra, Küçüksenger (Patsaıvake)’den yolu takiben KavuÅŸuk’a geçildi. Bir süre burada mola veren ve dinlenen ekip, yılmadan usanmadan İyelyankedi’den yolu takiben PaÅŸakaya’sına geçti.
Bu güzergahda kurta rastlandı ancak maksat av olmadığı için atış yapılmadı, kurt kaderine terk edildi. Yorgun ve bitgin düşen ekip akşam yemeğini (hamsi ızgara, semaver çayı, turşu, turp ve günün lezzeti mor soğan) burada yemeye karar verdi. Hazırlıklar yapıldı, zahmetli de olsa ateş yakıldı, semaverler kaynatıldı, altı kilogram kadar hamsi ızgaraya verildi. Gerisini tahmin edersiniz zaten, anlatmaya ne hacet.
Çaylar içildikten sonra vaktinde nasıl geçtiÄŸi farkedilemediÄŸi için karanlığa kalan ekip, lambasız karanlıkta, bir taraftanda ay doÄŸar da önümüzü görürüz ümidiyle dokuz metrelik yoldan çıkmadan Karacıtarla’ya doÄŸru yola çıktı. Tabii ay da doÄŸmadı. Karanlıkta çekilen zahmeti, iki defa girilen yanlış yol, çamurlu (likhizitalaxi) yolu tahmin edin artık.
Bu yorucu ama zevkli yolculuk 19:15’de sona erdi. Tabii herkes evine. Macera, heyecan, adrenalin, bol oksijen, temiz hava, protein, vitamin dolu, anılarda kalacak bir günlük gezimiz böylece sona ermiÅŸti (az da deÄŸil ha neredeyse ben deyim 15 siz deyin 25 kilometrelik yol). Sakın ha iyice giyinmeden böyle bir ÅŸey denemeye kalkmayın, rehber önemli, ayakkabılarda vurabilir, yünlü yumuÅŸak ayakkabılar tavsiye edilir (isteyen Zafer abiye sorsun, tecrübelidir). Bu hafta da İyelyankedi’de Cumartesi’den çadır kuruyoruz, yani gece oradayız. Maksat muhabbet olsun…

Gezi boyunca çektiÄŸimiz fotoÄŸraflar ve hareketli görüntüleri, aÅŸağıda video halinde sizlere sunuyoruz. İyi seyirler…

[MEDIA=4]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Usta bizim köyde yetişir…

Geçmişten günümüze kadar, köyümüz bir çok ustalar yetiştirmiştir. Bu ustalar, inşaat ve marangoz dalında kendilerini göstermişlerdir. Sadece bizim köye değil, civar köylere de nam salmışlardır ustalarımız. Aslında hepsinin isimlerini yazmak isterdim ama zaten geçmişte herkes ustaymış.

Åžimdi ise köyümüzde ve diÄŸer köylere nam salmış üç usta var dillerde, Ali, Hacı ve Ahmet usta. Köyümüz gençlerinin deyimiyle AHA ustalar, yani AHA inÅŸaat grubu. Bu üç usta yaptıkları inÅŸaatlarla deÄŸilde, daha fazla çatılarla ünlüler. Yaptıkları çatılarla da ün yapacak nam salacak kadar varlar zaten. Çünkü öncelikle maÅŸallah diyorum, öyle müthiÅŸ, öyle güzel çatılar yapıyorlar ki, evlerin üzerinde ayrı bir güzellik var. Avrupa’dan gelen gurbetçilerin öve öve bitiremediÄŸi, bizim oranın(Avrupa’nın) evleri, bizim oranın çatıları, dedikleri evlerin ve çatıların daha güzelllerini yapıyorlar ustalarımız.Åžimdi ise bu ustalardan sonra kim kalacak kim usta olacak orası belli deÄŸil,daha doÄŸrusunu söylemek gerekyorsa,kimse kalmayacak.Çünkü yeni nesil köyde deÄŸil,herkes dışarda baÅŸka iÅŸlerle meÅŸgul.Bu durumda da gerçekten ne usta çıkar köyden,ne de kalfa.

AÅŸağıda izleyeceÄŸiniz kısa filmde AHA ustaların çalışma esnasında çektiÄŸim video ve resimlerinden oluÅŸuyor. MüziÄŸi de uysun diye yine ustalarımızın isimlerinin baÅŸ harflerinden oluÅŸan ‘uy AHA’ ÅŸarkısını seçtim. Umarım beÄŸenirsiniz. İyi seyirler…

[MEDIA=3]

Görüntülü Haberler, Haberler,

Bir Bayram daha geldi, geçti…

Önce Ramazan ayı, sonra da Bayram; hızlıca gelip geçti ikisi de. Bayramın üç gün olması ve tam da iş ve okulların açık olduğu zamana denk düşmesi nedeniyle, çoğu vatandaşlarımız köyden uzakta geçirdi bayramını. Belki içimizden bazıları, annneleri, babaları yada diğer yakınlarından ayrı kaldılar bu Bayramda; ancak yine de Bayramı Bayram etmişlerdir umarım.
Bu Bayramda gelemedim göremedim dediğiniz bazı kişileri camiideki bayramlaşma esnasında çektiğim görüntülerde görür, mutlu olursunuz belki. Bayramda sizin için görüntülediğimiz, bayramlaşma faslını izlemek için videonun üzerine tıklamanız yeterli.
NOT:Dijital kamerada batarya zayıf olduğundan,görüntüleri telefonla çektim.Haliyle video kalitesi kaliteli değil, lütfen mazur görün. Nice mutlu bayramlara…

Görüntüleri izlemek için buraya tıklayın!