Köyümüzde 131 seçmenin 1110 numaralı sandıkta kullandıkları oylarıyla 2011 Parlamento Seçimi tamamlandı. Bu seçim farklılıklarıyla hem daha ciddi hem daha güzeldi. Parmaklarımız boyanmadan, kendi T.C kimlik numaralarımızla, kendi imzamızla, ağır tahtaya değil de hafif şeffaf sandığa zarfımızı attık. Ve ‘büyük’ bekleyişe geçtik. Köyümüzdeki sandıktan partilere çıkan oy dağılımı ise şöyle:

Adalet ve Kalkınma Partisi : 93
Büyük Birlik Partisi : 4
Cumhuriyet Halk Partisi : 20
Demokrat Parti : 2
Emek Partisi : 1
Millet Partisi : 1
Milliyetçi Hareket Partisi : 8
Boş atılan oy pusulası : 2

Alınan sonuç herkes için hayırlı olsun.

Yorumsuz…

Kış geldiğinden hasretle bekledik,ve bu pazar(bugün)kar beyaz yüzünü gösterdi.Daha çok yağsın,daha da güzel olsun.

Biz kar yağsın istedik;yağmur yağdı,güneş açtı,anlayacağınız üzere kar yine yağmadı.
       
Kısa süreli su kesintisi…
Pazar günü de kısa süreli su kesintisi yaşandı.Cemal Sayan’ın evin yanında çıkan arıza kısa sürede tamir edildi.Ancak yaşanacak herhangi bir olumsuzluğa karşı yolda açılan kuyu bir kaç gün kapatılmadı.
   
İnşallah kar yağar…

 Yağmadı,yağmıyor,yağacak mı bilinmiyor?

  
Köy içine yağmadı ama tepelerde var.Bilindiği gibi kış karla güzel oluyor,kar olmayınca olmuyor.Kar yağsaydı,bugüne kadar birçok güzel fotoğraf paylaşabilirdik mesela.Ama yağmayınca olmuyor.
İnşallah en yakın vakitte kar yağar.

Valla daha anlayamadık, yalancı bahar diyorlar, Ağustos’u yaşıyoz diyorlar, biz de dinliyoruz. Sadece dinlemiyor, bu güzel havaları fırsat bilip fotoğraf çekip sizinle paylaşıyoruz. Yağmur sonrası çıkan gökkuşağı, havada uçuşan kuşlar, bunlara eşlik eden teyyareler, köy içinde top koşturan Niyazi’yle Yunus, hamsi satan Taşovalı balıkçı esnaf. Tabii ki masaüstü duvar kağıdı yapabileceğiniz karelerden, bayrak yanında duran ay ve mezarlık yolunu tavsiye ederiz. Dilediğiniz diğerlerini de…

Kış gelmeden kışlık hazırlıklar başladı.
Ekim sonunda getirilmeye başlanan kesim odunları,kesilip biçilip odunluklara atıldı,bahçeden toplanan sebzelerin turşusu yapıldı,domateslerden salçalar yapıldı,doğal ve organik reçeller kaynatıldı.Yani anlayacağınız kış hazırlıkları böyle başladı ve devam ediyor.
 

Geçen yıl bir türlü yağmayan kar, bu yıl erken geldi. Yılın ve mevsimin ilk karı Darmaobası’nda göründü. Saati ve zamanını tam olarak bilmiyorum ama belli ki cumartesi gecesi yaylaya kar yağdı, çünkü pazar sabahı Akdağ, Kosace ve Darmaobası’nda kar vardı. Kar pazar akşama doğru rüzgarın etkisiyle erise de, az da olsa pazartesi sabahı yayla eteklerinde yine görünüyordu.

Yağmur var, çamur yok
Bundan böyle yağmur çamur demez, gezeriz köy içinde. Gün gelir deriz, “nerde o eski çamurlu günler?” diye. Sadece bir mahalle kaldı parke taşı döşenecek, burada döşendiğinde sokaklar çamurdan pislikten arınacak. Her şeye rağmen emeği geçenlere teşekkürler.

Komşu köyümüz olan Dereli’nin tam üst başında, avcılarımız bilir burayı, Ulubey’e varmadan, aşağıda iki dikili ağacın olduğu, manzarası bol bir yer burası, adı da Toryer… Adına bir anlam veremedim, aslında Tor’u anlamadım ama ”yer” bir şeyler çağrıştırıyor. Her neyse bu yer öyle güzel bir yer ki, Taşova-Amasya karayolu, Ballıca, Dereli, Belevi, Geydoğan, Baraklı, Kızgüldüren, yani kısacası bizim köyün Hatipoğlu tarlalarına kadar olan her yer görünüyor. Dereli köyü halkı da buraya küçük bir ev ve su çeşmesi yapmış. Evin içinde iki kanepe, iki masa, tabak-çanak her şey var. Suyu biraz ılık, ama olsun. Manzarası her şeye değiyor zaten. Siz de bir gün gidin görün bu yeri, bu yer Toryer…